Pazar, 04 Mayıs 2025
.
.
chevron_left chevron_right
Bilişim & Teknoloji Manisa

Akıllı Tarım Teknolojileri Verimliliği Artırıyor

Akıllı tarım teknolojileri sayesinde verimlilik artarken üretimde hızlanıyor. Dünya nüfusu giderek artarken buna paralel olarak gıda ihtiyacı da büyüyor. 50 yıl içinde 10 milyar dolara ulaşması beklenen dünya nüfusunun beslenme sorununu çözebilecek şeyin akıllı tarım uygulamaları olduğu konusunda herkes hemfikir.

Akıllı Tarım Teknolojileri Verimliliği Artırıyor

Endüstri 4.0’ın etkisiyle artık topraktan sofraya takip sistemleri, sensörlerle donatılmış tarla ve bahçeler gibi yenilikçi uygulamalar yaygın olarak kullanılıyor. Makinelerin birbiriyle iletişim kurabilmesini sağlayan teknolojiler tarım endüstrisinde yeni bir dönemin habercisi.

Akıllı tarım uygulamalarıyla üreticiler bir tablet veya cep telefonundan arazilerini uzaktan yönetebiliyor. Tarlalara yerleştirilmiş sensörlerle nem, sıcaklık gibi unsurları kontrol edebiliyor, olumsuz hava koşullarını öngörüp önceden önlem alabiliyor.

Tarım alanında en çok yaşanan sorunların başında gelen arazileri gereğinden fazla sulama, ilaçlama ve gübreleme de teknoloji sayesinde / çözüme kavuşuyor. Belirlenen miktarda ve en uygun zamanda su, gübre ve ilaç vermek, üretim maliyetlerini düşürüyor, böylece hem zayiat azalıyor hem de daha sağlıklı ürünler yetiştiriliyor.

Akıllı tarım uygulamalarına yapılacak yatırımlarla, dünyanın önde gelen tarım üreticilerinden birisi olan Türkiye’nin 60 milyar dolar seviyesindeki tarımsal üretim hacmini rahatlıkla 100 milyar dolar seviyesine çıkarılabileceği tahmin ediliyor.

“DÜNYA LİDERİ OLABİLİRİZ”

Türkiye’de yaklaşık 3 milyon üretici 20 milyon hektarda üretim yapıyor. Bu imkânlar teknoloji ile birleştiğinde tarım alanında çok büyük bir potansiyel açığa çıkabilir. Modern tarım uygulamaları alanında da hizmet sağlayan Turkcell, birçok çalışmaya imza atıyor.

Akıllı tarım uygulamalarının gelecek dönemde çok büyük yeniliklerle karşımıza çıkacağını söyleyen Turkcell Akıllı Yerler ve İş Uygulamaları Direktörü Esat Sönmezer, “Dijitalleşme her sektörde iş yapış biçimlerini değiştirdiği gibi tarımda da etkisini hissettiriyor. Üreticiler tohum seçimi, sulama, gübreleme, ilaçlama ile ilgili tüm kararlarını bilgiye dayalı verebiliyor.

Ve bu kararlar verimde yüzde 100’e kadar artış sağlayabiliyor” diyor. Çiftçilerin akıllı tarım uygulamaları ile arazilerini anlık kontrol edebildiğini aktaran Sönmezer, “Turkcell Filiz çözümümüzle sensörler aracılığıyla toprak ve havanın değerleri düzenli olarak takip edilebiliyor.

Buradan alman verilerle bitkinin gelişimi için ne yapılması gerektiği, su ihtiyacı ve hastalık riskleri gibi bilgiler mobil uygulama ile anlık olarak sunulup üreticinin önlem alması sağlanıyor” açıklamasını yapıyor.

Üreticilerin teknik desteğe ulaşmada sıkıntı yaşadığını ifade eden Sönmezer, “Dijital kanallardan ziraat mühendislerine ulaşabilmek önemli bir konu. Tarım Doktoru ve Çiftlik Doktoru gibi uzaktan danışmanlık çözümlerimiz ile dijital teknolojilere adaptasyon dönemindeki üreticilerimizin zirai bilgilere ve uzman desteğine anında ulaşmalarını mümkün kılıyoruz” ifadelerini kullanıyor. Sönmezer sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Üreticinin dijital teknolojileri uygun fiyattan alabilmesi gerekiyor. Bu doğrultuda servislerimizi hazırlıyor ve çiftçiye sunuyoruz. Ülke olarak faydayı gördüğümüz zaman hızla teknoloji kullanımını artırabiliyoruz. Teknolojik olarak çok kuvvetli bir altyapımız var. Bu altyapının üzerine çiftçi için faydalı ve uygun fiyatlı dijital tarım servislerini koyabildiğimiz zaman kısa sürede dünyada lider ülkelerden biri olacağız.”

“NESNELERİN İNTERNETİ DE DESTEKLENMELİ”

Teknolojinin tarım alanında kullanılmasının oldukça önemli olduğunu ifade eden TreeT Tarım ve Teknolojileri Genel Müdürü Mustafa Tamer ise, “Nüfusunun yüzde 20’si tarımdan geçinen bir ülke olarak yenilikçi tarım uygulamalarını iş süreçlerimize entegre edebilirsek, verimlilik ve sürdürülebilirlik artar” diyor.

Akıllı tarım uygulamaları sayesinde kaynak kullanımının kontrol altında tutulabildiğini aktaran Tamer, bu uygulamaların ülke ekonomisine büyük fayda sağlayacağını belirtiyor.

Tamer sözlerine şöyle devam ediyor: “Manisa’nın Salihli ilçesinde 400 dönüm badem, Köprübaşı ilçesinde 270 dönüm zeytin bahçesi projemizle büyümeye devam ediyoruz, tş ortaklarımızdan Cengiz Sülün, arazimizi çevre köylerin demografik durumlarına göre inceliyor.

Bir diğer önemli iş ortağımız, tarımsal verilerin analizlerini toplayarak bu bilgiler doğrultusunda çözümler sunan Doktar. Dünyanın en büyük patent fonu olan Intellectual Ventures’ın tarım ile ilgili patent haklarını aldık.

Teknolojiyi arazilerimizde kullanıyor ve yeni uygulamaların denenmesi konusunda çözüm ortaklarımızdan destek alıyoruz. Türkiye’deki şirketlerin global pazarlara açılabilmeleri için çalışıyoruz.”

Tarıma teknolojiyi entegre etme aşamasında en önemli konulardan birinin eğitim olduğunu vurgulayan Tamer, “Geleneksel yöntemlerle tarım yapan çiftçilere, yeni ve farklı bir yol anlatmak gerekiyor.

Üreticileri öncelikle eğitmek, akabinde bu ürünlerin işe yararlığını örneklerle anlatmak ve devlet desteği veya kooperatiflerle çiftçiye ekstra bir maliyet yükü getirmeden teknoloji kullanımını artırmak gerekiyor.

Bir tarım ülkesi olarak dünyada yaşanan dijital gelişmelere daha hızlı ayak uydurmalıyız” diyor. Bu alanda verilen devlet desteklerinin sulama sistemleri, traktörler ve benzer araçlar için olduğunu ifade eden Tamer, nesnelerin interneti ve buna bağlı teknolojik ekipmanlar için de bu tür desteklerin olması gerektiğini söylüyor.

EN UYGUN İLACI ONERIYOR

Hektaş tarımda sürdürülebilirlik, tarımsal verimlilik ve akıllı tarım uygulamaları ile ön plana çıkan bir firma. Bölgesel ihtiyaçlara göre yenilikçi hizmet ve ürünler geliştirdiklerini söyleyen Hektaş ^ Genel Müdürü Levent Ortakçıer, “Geliştirdiğimiz teknoloji ve uygulamalarla sektörü ve üreticileri akıllı tarım uygulamaları ile tanıştırıyoruz” diyor.

Arazide hastalık tespitine yönelik geliştirdikleri mobil uygulama ile üreticilerin hastalıkları hızla tespit etmelerini sağladıklarını söyleyen Ortakçıer, “Üreticilerin hastalıkla ilgili en doğru bilgileri almalarını sağlıyoruz.

Mobil cihazları ile arazide fotoğraf çekerek hastalığı tespit eden üreticilerimize, aynı ekrandan hastalığa yönelik en uygun ilaç önerilerini sunuyor, zirai ilaç uygulamasının ne zaman ve nasıl yapılması gerektiğini gösteriyoruz” açıklamasını yapıyor.

Drone tabanlı görüntüleme sistemi ile toprağın yapısını, su kapasitesini, mineral içeriğini ve bitkilerdeki hastalık ve zararlıların erken tespit edildiğini ifade eden Ortakçıer, “Yapay zekâ tabanlı analizlerle (meteorolojik veriler desteğinde) tarladaki olumsuzluklar, daha ilk oluşum aşamalarında tespit edilebiliyor.

Sonrasında ilaçlama drone’ları ile ihtiyaç duyulan yerlere uygulama yapılıyor. Dünya artık bitkinin sağlık durumu ile ilgili bilgileri geçmişten gelen tecrübelere göre değil teknoloji sayesinde alman verilere göre yorumluyor.

Bu noktada da drone’lar tarım alanındaki çalışmaları da hayati derecede etkiliyor” diyor. Geleceğin güçlü Türkiye’sini oluşturma yolunda tarım teknolojilerinde dışa bağımlılığı azaltmak için katma değerli projeler yapılması gerektiğini aktaran Ortakçıer, “Geliştirdiğimiz teknolojileri dünya pazarlarına sunmalıyız” diyor.

Kaynak: İşfikirleri Girişimcilik

 

Bölge: Etiketler:
Emoji ile tepki ver!
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0
  • 0 Yorum
  • Yorumu Gönder
  • DAHA FAZLA SONUÇ YÜKLE